Arpaş için çevreye saygı ve dönüşüm bir ilkedir.
1982 yılında kurulan ve kuyumculukta klasik bir yöntem olan döküm teknolojisiyle yola çıkan Arpaş, dünya pazarlarında yerini arttırmak için teknolojiye sürekli yatırım yapmış ve Türk kuyum sektöründe pres, tüp, hollow, omega ve makine zinciri, 3D döküm, CNC ve plastik enjeksiyon olmak üzere üretim teknolojilerini bir arada kullanarak ilklere imza atmıştır. Üretimden sorumlu mühendisleri sayesinde, klasik takı üretim süreçlerini bilim ve teknolojik imkanlar ile birleştirerek yüksek kalitede ve çevreye duyarlı bir üretim şekli benimsemiştir.
Arpaş, değerli taş ve madenleri çevreye ve kişiye saygılı bir şekilde mücevher haline getirmeye kendini adamış bir markadır.
Bu konuda çevre danışmanları ve mühendislerimizin de desteğiyle fabrika içi eğitimler düzenlenmekte ve çevre bilincinin sürdürülebilir şekilde arttırılması her daim hedeflerimiz arasında yer almaktadır.
Şirketimizde iş sürecinde oluşan tüm atıklar, bünyemizde bulunan geri dönüşüm ve arıtma tesisi ile geri kazanılmaktadır. Aynı zamanda sosyal sorumluluk anlayışımız doğrultusunda sadece işletmede çıkan atıkları değil, çalışanlarımızın evlerinden getirdikleri atıkların da (pil, bitkisel yağ, tıbbi atıklar vb. ) çevreye olan tehlikelerinin bertaraf edilmesi için fabrikamızın geçici atık depolarında toplanması ve doğru yerlere ulaştırılması sağlanmaktadır.
Böylelikle, geri dönüşüm sonucu elde edilen materyaller kendi bünyemizde ve Çevre Bakanlığı’nca onaylanmış diğer firmalara iletilerek çevre normlarına uygun şekilde bertaraf edilmiş olmaktadır.
Bu anlamda yapılan çalışmalar neticesinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul İl Çevre Müdürlüğü’nün önerisiyle, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği (SKB)’nin hazırlamış olduğu ve İstanbul’da sadece 5 tesisin almaya hak kazandığı 2015 “ÇEVRECİ TESİS ÖDÜLÜ”nü almış bulunmaktayız.
Gelecek kuşaklara, müşterilerimize, doğaya ve kendimize olan saygımızdan dolayı, en az enerjiyi tüketerek minimum atık üretmek ve maksimum değer yaratmak için, Arpaş sürekli gelişen yeni çözümler üzerinde çalışmaktadır.
Çünkü, dünyayı yaşanabilir halde gelecek kuşaklara bırakmak en değerli mirastır.